ANLAŞILMAK

Taşın kalbini bilmedikleri gibi üstelik fazlaca örselediler kendisini.

Ne var ki sevmeyene küstahça “duygusuz taş kalpli” dediler.

Daha ne kadar aşağılık olabilirler ki, bunları kendi aralarında konuşurken duyduklarım kadarıyla söylüyorum.

İyi yürekli oluşlarını “ben karıncayı bile incitmem” diyerek belirttiler diğerlerine.

Yine küstahça ve küçümseyerek karıncayı.

Onlar yok mu onlar, sözgelimi her cümlelerinde kendini yücelttiler.

Ne bildikleri var ne hissettikleri.

Ah! Hayır güzel dostum sakinim, haddime değil, susmalıyım.

Lakin onların bir karıncayı özenle severek bile bile incitmeyeceğine inanıyorum ve taşın varoluşunda bir kalp bulunmadığı için söyledikleri kelimelerin doğruluğuna kanaat getiriyorum.

Beni yanlış anlamanı istemem güzel dostum.

Sadece doğruları anlamaya çalışıyorum, kendimi anlatacak bir kelimem bile yok.

Muhtacım,muhtacım her bir kelimeye.

Anlaşılmalıyım,çok geç olmadan anlaşılmalıyım…

/Furkan Daşdemir

.